Dedemin bana bakışını hatırlıyorum, yemek yerken masada ritim tutardım. "Ses yapma" diye kızardı bana. Bayram geldiğinde gider elini öperdim, bana 1 dolar verirdi. O 1 dolarla dünyaları alabileceğimi sanırdım. Öldüğünde halamların sesleri kulağıma gelmişti. Dedemin, yatağında sessizce yatan ölü vücudunu hatırlıyorum.
Halamın güler yüzünü hatırlıyorum. Beni çok severdi. Burnumu, gözlerimi, yanaklarımı öperdi. Bir keresinde beni bodrumlarına indirmişti. Kuzenlerimden kalan bir şişe dolusu misketi bana vermişti. Ne kadar çok sevinmiştim! Halam böbrek yetmezliğinden öldü. Babamın beni arayıp acı haberi verdiği ses tonunu hatırlıyorum.
Eski sevgilimin ev arkadaşını hatırlıyorum. Benden bir yaş büyüktü. Lösemiydi. "İyileşiyor, artık daha iyi" diyorlardı. Bir sabah uyandım, ölüm haberini aldım. Bütün vücudumun uyuştuğunu hatırlıyorum.
İnsanoğlu halbuki ne kadar unutkan, zamanın akıp gittiğini fark edemiyor. O insanlar sanki hiç var olmamışlar, onlar olmadan ne çabuk alıştık bu hayata.
Mimin konusuna gelince: Benim uçuk hayallerim yok, ölüm deyince onlardan uzaklaşıyorum. Ölmeden önce ne yapmak isterim, hayat bana neler getirir bilemiyorum; ama ölmeden önce son isteğim olsaydı: Hayatıma giren herkesi son bir kez daha görmek isterdim. Kırgın olmam ya da nefret etmem önemli değil. Herkesi görmek ve bu hayat oyununu onlarla birlikte kapamak isterdim.
4 yorum:
Çok güzel olmuş yazının kendisi de bağlayışın da=)
Aklıma Big Fish filmi geldi.
teşekkür ederim, ama filmi izlemediğim için yorum yapamadım :/
Belki izlememişsindir, bir gün izlemek isteyebilirsin diye ben de spoiler vermedim.
şimdi baktım fragmanına, ruh halim el verdiğinde izlicem, film listeme ekledim ;)
Yorum Gönder